Kılıçdaroğlu, Antalya Atatürk Kültür Merkezi'nde düzenlenen "Halk Otobüsçüleri Buluşmaları"nda yaptığı konuşmada, esnafın sorunlarını iyi bildiğini söyledi.
Sorunların çözülmesi isteniyorsa sorunu yaşayanların dinlenmesi gerektiğini dile getiren Kılıçdaroğlu, Türkiye'nin çözülemeyecek hiçbir sorunun olmadığını, tüm sorunların akıl, mantık, istişare, bilgi ve deneyim çözüme kavuşturulabileceğini bildirdi.
Halk otobüsü esnafının ücretsiz taşıma karşılığında devletten alınan desteği yetersiz bulduğunu kaydeden Kılıçdaroğlu, "Ücretsiz taşıma iyi, güzel ama bunun parasını kim verecek? Birisinin bunun parasını vermesi lazım. Otobüs başına Ankara ve İstanbul'da 1330 lira, diğer büyükşehirlerde biner lira veriliyor. Neden illere göre farklılık gösteriyor? Sanki diğer illerde mazot ucuz mu? Akıl alacak şey değil. Otobüs başına değil, otobüse ücretsiz binen kişi başına destek verilmeli. Sosyal devlet gelir dağılımının dengeli olmasını sağlayan devlettir. Bir anlamda düşük gelirlinin yanında olan devlet demektir. Emekli az maaş alıyor, engellinin şöyle sorunu var, ücretsiz taşınmalarını anlayışla karşılarım. Buna karşı da değiliz ama devlet 'Bunu ücretsiz taşıyacaksınız' diyorsa parasını vereceği anlamına geliyor." ifadelerini kullandı.
Bu anlayışı kaldıracaklarını dile getiren Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:
"Bu durum sosyal devletle bağdaşmıyor. Böyle bir adaletsizlik olmaz. Ücretsiz taşınacaksa ücretini birisi verecek. 22 bin özel halk otobüsü, 28 bin 650 de otobüs esnafı var. Aslında sizinle bizim isim kardeşliğimiz var. Siz halk otobüsüsünüz biz Cumhuriyet Halk Partisiyiz. Halk otobüsü çalıştırmak kadar güzel bir şey yoktur. Halk için, vatandaş için çalışıyorsunuz ancak bugüne kadar size sahip çıkan olmadı. Nedeni de 'Nasıl olursa olsun, ne yaparsak yapalım bunlar bize oy verecekler, biraz da katlansınlar' anlayışı."
"Esnaf Bakanlığı olursa esnafın derdini anlatacağı bir yer olacak"
Esnaf Bakanlığı kurulsun yönünde oda başkanlarının talebi olduğuna dikkati çeken Kılıçdaroğlu, "Bu sözü pandeminin başında söylemiştim. Esnaf sahipsiz. Nereye başvuracağı belli değil. Esnaf Bakanlığı olursa esnafın derdini anlatacağı bir yer olacaktır. Esnaf bu devletin birliği ve dirliği açısından son derece önemlidir. Bakanlık kurulursa esnaf güçlü olacak dolayısıyla devlet güçlü olacaktır." diye konuştu.
Devletlerde kaç tıra, kamyona, halk otobüsüne ihtiyaç olduğunun planlanması gerektiğini belirten Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Plaka enflasyonu olmaması lazım. İşçi emekli olduğunda kıdem tazminatı, memur ise emeklilik ikramiyesi alır. Otobüsçü esnafı emekli olunca ne alıyor? Plaka onların kıdem tazminatı. Oraya sınırlama getirilmesi gerekiyor. Otobüsçü esnafının hak edişleri de zamanında ödenmesi gerekiyor. Biz halktan yanayız ve halkın bütün sorunlarını çözmeye çalışıyoruz. Taşıt Alım Vergisi ve Motorlu Taşılar Vergisi'ni belediyelere devredeceğim. Bunu devrettiğimiz zaman kaynaklar bulunacak. Böylece mali geleceğiniz güvence altına alınmış olacak."
"Sosyal kimlik üzerinden siyaset yapıyoruz"
Otobüsçü esnafı için bir kanun teklifi hazırlayacaklarını aktaran Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:
"Kanun teklifini hazırladıktan sonra ilgili oda başkanlarına göndereceğiz. Bu kanun teklifine bakın diyeceğiz. Bu anlamda benzer çaba içerisinde başka partiden kanun teklifi gelirse yine destekleyeceğiz. Kanun teklifimizi destekleyin ve kamuoyuna açıklayın. Hükümete de çağrı yapın. Hükümet de aynı doğrultuda bir düzenleme getirirse ona da destek veririz. Malum söylediklerimizi bazen yapıyorlar. Onu da zorlayacağım. Yapsınlar. Siyaset kavga değil, sorunları çözme alanıdır. Az kaldı her şey değişecek. Türkiye'ye huzuru, barışı, kardeşliği getireceğiz. Biz etnik kimlik üzerinden asla siyaset yapmıyoruz. Yaşam tarzı, inanç üzerinden değil, sosyal kimlik üzerinden siyaset yapıyoruz. Muhtarlar, şoförler, işsizler, memurlar, sanayiciler bir sosyal kimliktir. Her sosyal kimliğin içinde her inançtan görüşten kardeşlerimiz var. Az kaldı, sabredin. Türkiye'nin çözülemeyecek sorunları yok. Birlikte çözeceğiz."