2022-12-07 16:11:53

ÖLÜM ALLAHIN EMRİ, AYRILIK (!)

Hakan Avcı

07 Aralık 2022, 16:11

Hakan Avcı

Yazılarıma birkaç gün ara vermek zorunda kaldım. Uzun bir süre hayatta kalma mücadelesi veren kardeşimi maalesef kaybettik. O hayata tutunamadı. Geçirdiği kalp krizi sonucu yatağa bağlı olarak yaşamaya başladı. Ailesi ve bizler O’nun yeniden hayata tutunabilmesi adına mücadele verdik. Tıbben yapılacak her şey yapıldı ve gerisi Allah’a kaldı.

Sonuç olarak alacağı nefes, yiyeceği ekmek tükendi sabaha karşı ruhunu teslim ederek ebedi istinatgâhına göç etti gitti.

Duamız doğal olarak yaşadığı o sürecin günahlarına kefalet olması. Allah bağışlayıcı ve affedicidir. Yaşadığı süre içerisinde biz O’nun iyi bir Müslüman olduğuna, hak hukuk gözettiğine, dedikodu ve fitneden uzak kaldığına şahitlik ettik. Aldığımız aile terbiyesi yaşadığımız hayat zaten bu sistem üzerine kuruluydu. Elbette günahlarımız vardır, bu günahlarımız kendi kişisel günahlarımızdır. Hesabını biz vereceğiz. Allah beni ve aile fertlerimi sizleri toplumsal günahlardan uzak tutsun.

Doğduğumuz andan itibaren, daha ilk soluğumuzla birlikte bedenimize can veren “ruhumuzun bizleri eninde sonunda terk edeceğini, bunun da en güzel ifadesini Kuran'ın Ali İmran suresinin 185. Ayeti en açık şekilde şöyle belirtiyor: “Her canlı ölümü tadacaktır.”

Her canlı doğacak, yaşayacak ve ölecek.

Bu hepimiz için kaçınılmaz sondur. Doğacağız, yaşayacağız, öleceğiz. Bu süreyi de biz değil bizi Yaratan belirleyecek.

Biz bunu külleyen iman ettik.

İşte önemli olan aklımız yettikten (akli baliğ) sonra yaşayacağımız hayat!

Kubbede hoş bir seda bırakmak. Ardından hayır duaları ile anılmak. Ölsen bile yaptıklarında hatırlanarak yaşatılmak. Aslında ölürken bile yaşamam adına bir süreç başlıyor. Ruhun beden ayrılıyor, cismen kayboluyorsun. Geride bıraktıkların, yaşadığın hayat, yaptıkların, çalışmaların, dostların, evlatların, aile fertlerin seni yaşatmaya devam ediyor. Bir avuç toprak olarak değil, kalpte yaşayan bir mezar oluyorsun.

Üzerinden yıllar da geçse unutulmuyorsun!

Hangimiz bizi doğuran anneyi, babamızı atamızı dedemizi unuttuk ki?

Hayatı kaybeden gerçek dostlarımızı hep hayırla yad etmedik mi?

Bir de kötüler var ki Allah onları affetsin. Onlar da yaptıkları kötülüklerle kalplerde kalır. Allah bizi öyle yaşamak ve ölmekten korusun.

Kardeşim Alkan Avcı devlet memuruydu. Çevre Sağlığında görev yapıyordu. Arayan soran iş arkadaşlarına bakınca anladık ki o kendi çevresinde yukarıda saydığım vasıflara uygun bir hayat geçirmiş. Yüzlerindeki acı gözlerindeki yaş bize bunu anlattı. Hepsine teşekkür ediyoruz. Kilometrelerce yoldan gelip son görevlerini yerine getirdiler.

Dost ve arkadaş böyle acı günlerde belli oluyor. Omuzunuzu yaslayacak, dertleşecek, ağzından çıkacak iki kelime ile teselli bulacak bir sürecin içine giriyorsunuz. Çok şükür dostlarımız arkadaşlarımız, akrabalarımız, çalışma arkadaşlarımız bizi bu süreçte hiç yalnız bırakmadılar. Yanımızda oldular ve bize omuz verdiler, yüreklerimizi ısıttılar. İyi ki hayatımızda varlar.

Orhan Velinin kitabe i seng i mezar şiirinde geçer:

Öyle bir rüzgâr ki, kendi gitti,
ismi bile kalmadı yadigâr.
yalnız şu beyit kaldı,
kahve ocağında, el yazısıyla:
"ölüm Allah’ın emri, ayrılık olmasaydı."

Aynen Orhan Veli’nin şiiri gibi. Ölüm Allah’ın emri, ayrılık olmasa!

O ayrılık bölümü insanın içini acıtıyor, yüreğini burkuyor. Ama yapacak bir şey yok. Bir yanda ölüm için Şeb-i Aruz (Sevgiliye kavuşma günü) diyen Mevlâna diğer yanda bizi nefsin tellerinde uçuran ve kabullenilemeyen ayrılık rüzgârı!

Bu nedenle öyle yaşamalısın ki ölüm Allah’a kavuşacağın bayram günü gibi olmalı.

Öyle yaşamalısın ki yaşantın gelecek için örnek teşkil etmeli!

Öyle yaşamalısın ki hayatın senden sonra ki kuşağa ders olmalı.

Bugün varız yarın olmayacağız.

Adamı idam sehpasına çıkartıyorlar, son sözün ne diye soruyorlar.

Verdiği cevap net:

Bu da bana ders olsun!

Yaşadığımız sürece her günümüz ders olmalı. Hayat o kadar kısa ki hiçbir şeye değmiyor. Çalışıp didinip üst üste koyduğunuz veya koyduğumuz mülklerimiz bizi kurtarmayacak. O’nun da sahibi Allah!

Geride ne bırakacağımıza bakalım, o hepimize yeter.

İyi ki varsınız. Ulaştığım ulaşamadığım herkese sonsuz teşekkürler ediyorum.

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.